📌Uykusuzluktan moraran gözlere sahipsin demektir. 📌Bir yere giderken makyaja ayıracak vaktin yok demektir. 📌Püfür püfür esen rüzgara salınan saçlar yerine kolay toplanan, sürekli toplu olan saçlara sahipsin demektir. 📌Kollarında hatta yüzünde minik diş izlerine sahipsin demektir. 📌Sıcacık çay içmeye ayıracak zamanın yok demektir. 📌Evladın yemek yerken kendi karnın doyurmuş gibi hissetmek demektir. 📌Hasta olduğunda hastalığını kendi bedeninde hissetmektir. 📌Hayatının öncelik sırasının değişmesi demektir. 📌Kocanın pabucunun birazcık dama atılması demektir. 📌Onun mutluluğu benim mutluluğum diyebilmek ve gülüşü ile mutlu olabilmektir. 📌Çocuğunuzun altını temizlemenin bile eğlenceli olması demektir. 📌O uyusun da işimi öyle yaparım diyip uyurken masum yüzünü seyretmek demektir. 📌Yaradan'a onu size bahşettiği için şükretmek demektir. 📌Kabul olunmuş duamsın diyebilmektir. 📌Her türlü fedakarlıktan ka...
Gözlerin geceme yıldız Sabahıma güneş Bedenime can Ruhuma isyan Ellerin ömrüme zincir Hayallerime kelepçe Umutlarıma sürgün Dudakların bir günüme zehir Sözlerin zehirli bir mızrak Bakışların nefret Varlığın eziyet Yokluğun meçhul Gülten Taşkın Zanbak Fotoğraf: Pixabay
''Mutsuzluk nedir?'' diyordu adam kadına ve kadın gözleri dalgın yanıtlıyordu yüreğini acıtan soruyu hüzünlü sesiyle... - Başkalarının mutluluğunu ağlayarak seyretmek en büyük mutsuzluktur. Adam aldığı cevaba şaşkın yeni bir soru yöneltiyordu gözleri nemli kadına: -Peki mutluluk neydi? Derin bir iç çekip denizleri bile kıskandıracak güzellikteki gözlerinden süzülen yaşlara aldırmadan cevap veriyordu kadın: - Mutluluk insanı yaşama bağlayan, her anına şükretmesine vesile olan bir kelebeğin ömrü gibi kısa, nefes kadar gerekli kalbin meyvesi. Diyor ve inci tanesi gibi yanaklarından süzülen yaşları dokunsan kırılacak naiflikteki parmakları ile siliyordu. Adam karşısındaki nadide güzelliğin bu denli yaralı olabilmesine içten içe üzülüyor, rüzgarda savrulan güneşi kıskandıran saçlarını okşamamak için kendini zor tutuyordu. Adamın üzüntüden sesi çatallaşıyor, kelimeler boğazına diziliyordu. Yine de sorularını sormadan gitmek istemiyordu. ...
Yorumlar