Doktor Bey!



İstanbul’da yaşıyorum doktor bey, havası, suyu yaramıyor bana. 
İstanbul’un neresi derseniz bulutları benim mekânım…

Neyim olduğunu siz söyleyin. Kaç günlük ömrüm kalmış?

Ne kadar daha yaşarım yüreğimdeki cam kırıkları ile ? 
Her geçen dakika yeni hüzünler saplanıyor gönlüme…

Kimse mutlu değil, herkesin kalbi kanıyor. Neden böyle doktor bey! Her şeyin çaresini buluyorsunuz da mutsuz olmaya çare bulamıyor musunuz?

Siz bulun ilacını bu mutsuzluğun, kobay ben olurum… Yeter ki kimse mutsuz, umutsuz olmasın!

Gözlerim, çarptığı her gözde acı görüyor. İçime nakış nakış işliyor bu acılar…

Ve elimden bir şey gelmiyor. Bu da daha çok dağlıyor kalbimi...

Haydi, doktor bey reçetemi yazın gideyim…




Gülten Taşkın


Fotoğraf: deviantart

Yorumlar

Gezi/yorum... dedi ki…
Resim ve yazı uyumu çok güzel...
Böyle bir istanbul manzarasını yaşamak dertlere bir nebze çare olamıyorsa doktor ne yapsında çare olsun...
sosyomavi dedi ki…
Teşekkür ederim. Elimden geldiğince yazılarla ruha fotoğraflarla göze ve ruha hitap etmeye çalışıyorum. Bazen görülen manzara hatırlattıkları ile dertlere çare olmaz da daha da dert katar..
Cemal Hacışevkioğlu (kamyonun şöförü) :) dedi ki…
işte ben orayakadar okumadım okusaydım yazardım reçeteni :)) yazıya gelince eline yüreğine sağlık harika olmuş başarılarının devamını dilerim
sosyomavi dedi ki…
:) Teşekkür ederim...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bugün Günlerden Hasret

Gelenler ve Gidenler

Anneysen Eğer